14 Ağustos 2011 Pazar

Sadece Allah aşkı ile ağlanır, üzüntüden ağlanmaz.

ADNAN OKTAR: ... Ağlama, nasıl ağlanır biliyor musun? Allah aşkından ağlanır. Deli aşık olarak Allah korkusundan ağlanır. Allah sevgisinden ağlanır. Ama onun dışında çok anormal görüyorum ben, niye ağlayacağım? Gülerim ben neşeli olurum, inşaAllah. Sevgiden ağlanır. Mesela çocuğun vardır,  3 yaşındadır, Allah onda tecelli eder. O güzelliğe ağlarsın, coşarsın. Eşin vardır helalin, güzelliğine bakar ağlarsın. Allah aşkı ile, Allah’ın tecellisi olarak aşktan ağlarsın. Öbür türlü niye ağlayayım ben. Üzüntü ağlaması olmaz Müslüman’a haramdır üzülmek, İnşaAllah. Allah korkusu ile ağlarsın, Allah korkusu bir zevktir. Onda da derin bir aşk vardır. Allah korkusunu da yanlış biliyor insanlar. Yani Allah korkusu deyince, hani böyle silahla tehdit edilen bir insanın korkusu gibi anlıyorlar. Öyle bir korku değil. Aşktır bu, Allah aşkı. Onda da coşkuyla ağlarsın. Bambaşka bir şeydir Allah korkusu, değil mi? İnsan sevdiğini darıltmak istemez, sevdiğini üzmek istemez. Onun içindeki bir gerilimi vardır, onun bir heyecanı vardır.  İnşaAllah. ( Adnan Oktar'ın 30 Ağustos 2010 tarihli Adıyaman Asu TV röportajından)

Münafıklar Allah yolunda mallarını harcamaktan şiddetle kaçınırlar


Münafıklar cimri ve bencildirler. Mallarını büyük ve çirkin bir hırsla korurlar. Allah yolunda mallarını asla harcamak istemez, müminlerin de harcamasını engellemek isterler. Eğer harcama yapmazlarsa, müminlerin zayıf düşeceklerini, sonunda dağılıp ayrılacaklarını zannederler. Kavramaktan ve akıldan yoksun oldukları için malın ve mülkün gerçek sahibinin Allah olduğunu, dilediğini fazlından zengin kıldığını ve Allah'ın izniyle müminlerin baskıyla, yoklukla, zorlukla asla yılmayacaklarını kavrayamazlar.
Onlar ki: "ALLAH'IN RESÛLÜ YANINDA BULUNANLARA HİÇBİR İNFAK (HARCAMA)DA BULUNMAYIN SONUNDA DAĞILIP GİTSİNLER" derler. Oysa göklerin ve yerin hazineleri Allah'ındır. Ancak münafıklar kavramıyorlar. (Münafikun Suresi, 7)
Bedevilerden öyleleri vardır ki, İNFAK ETTİĞİNİ BİR CEREME SAYAR VE SİZİ FELAKETLERİN SARIVERMESİNİ BEKLER. Kötü felaket onları sarsın. Allah işitendir, bilendir. (Tevbe Suresi, 98)
Ve onlar, MALLARINI İNSANLARA GÖSTERİŞ OLSUN DİYE İNFAK EDERLER,Allah'a ve ahiret gününe de inanmazlar. Şeytan, kime arkadaş olursa, artık ne kötü bir arkadaştır o. (Nisa Suresi, 38)

Münafıkları Allah kendi sistemleri içinde boğar. Münafık sürekli ızdırap içinde yaşar.
Adnan Oktar`ın 19 Eylül 2010 tarihli Kanal Avrupa ve Çay Tv röportajından

Çırağan Sarayı'nda 8 Ağustos 2011 tarihinde iftar yemeği verildi



Çırağan Sarayı’nda verilen iftar yemeğini  Türkiye’de en sevilen ve ileri gelen yaklaşık 300 muhterem kardeşimiz  şereflendirdiler. Katılanlar arasında devletin her kademesinden ve yargıdan kişiler, hemen her partiden otuzun üzerinde milletvekili, 25 kişinin üzerinde basın ve tv’lerden kişiler, otuz kişinin üzerinde akademisyen ve her cemaatten kardeşlerimiz vardı. Şeyh Nazım Hocamızın cemaatinden, Fethullah Hocamızın cemaatinden, Caferilerden, Şeyh Ahmed Yasin hocamızın talebelerinden kardeşlerimiz iftarı şereflendirdi. Ayrıca çok sayıda sanatçı ve ressamın da katılımıyla çok ihtişamlı bir iftar yemeği gerçekleşti.